Hakkında Düzenle

Büyükçekmece, Talat Paşa Sk, Yenikentesenkent, İstanbul, Türkiye - İstanbul MUSTAFA ÇELİK Esenkent Camii İH. - Esenyurt 1967 yılında Kastamonu’da doğan Mustafa Çelik, ilkokulu doğduğu köyde bitirir. 1985 yılında İzmit İmam Hatip Lisesi’nden mezun olur ve 1986’da göreve başlar. Görevle birlikte başladığı hafızlığını 1993 yılında tamamlar. 1998’de katıldığı Haseki Eğitim Merkezi Aşere Takrip Tayyibe Kursu’ndan 2001 yılında mezun olur. Eğitimin peşini bırakmayan hocamız şu anda İlâhiyat Fakültesi ön lisans programına devam etmektedir. Günlük gazetesini okuduktan sonra kitapları arasına geçen hocamız, dünyadaki gelişmeleri takip eden, gündemin gerisinde kalmayan, çevresindeki bütün insanlarla barışık bir din görevlisi olabilmek için gayret sarf ediyor. İmam hatip lisesine adımımı attığı andan itibaren hep imam hatip olabilme hayalini kurar. Sevdiği için bu mesleği seçer. Dünyaya ikinci bir geliş söz konusu olsa yine seve seve bu göreve talip olacağını söyler. Çünkü Peygamber Efendimiz’in icra ettiği bir görevdir. Kendisini Kur’an aşığı bir Müslüman olarak gördüğümüz hocamız, lise yıllarına dönerek şunları anlatır: “Lise yıllarında hafız bir arkadaşım vardı. Benden Kur’an’ın değişik yerlerinden kendisine sormamı isterdi. Sahife sonlarından, en karışık yerlerden sorardım.Dostum hep sorduğum âyetleri güzelce okurdu. Onun bu durumuna gıpta ederdim. Bir ara lisede okurken hafızlığa başlamayı düşündüm. Nasip olmadı. Hep bu içimde ukde olarak kalmıştı. Fakat 1986’da göreve başladığımın ilk haftasında hafızlığa da başladım. Elhamdülillah! Rabbim bitirmeyi nasip etti. Diğer taraftan Kur’an’ın orijinal metnini ezberlerken okuduğum, ezberlediğim âyetlerde Rabbimin neler anlattığını merak edip onu da anlamaya çalıştım. Şu anda bana Kur’an’ın herhangi bir yerinden bir âyet mealini okusanız size o âyetin Arapçasını, kaçıncı cüzde yer aldığını, sûre adını ve sahifesini söyleyebilirim. Rabbim Kur’an’da her şeyi en güzel bir şekilde anlatmış, bize de en doğru şekilde anlayabilmeyi ve yaşayabilmeyi nasip eylesin.” Mustafa Hoca, Görev yaptığı camilerin hepsinde olduğu gibi halen görevli bulunduğu camide de Kur’an eğitimine ağırlık vermektedir. Hatta ilk Cuma vaazında “Benim görev yaptığım mahalde ben ‘Kur’an okumayı öğrenmeyi çok istedim ama öğrenemedim.’ deme lüksüne hiç kimse sahip değildir.” diye çok açık bir çek verir. Her ay bir kişiye (komşu site güvenlik görevlileri dahil) Kur’ân-ı Kerîmi öğretmeye, imkanlar ölçüsünde çevresindekileri ihmal etmemeye çalışan hocamız, elindeki bütün imkanları seferber ediyor. Cemaati yormadan her sabah ezan okunduktan sonra mutlaka yarım cüz okuyor ve gerekli gördüğü yerlerde açıklamalarda bulunuyor. Öğle namazından önce meal ve ilmihal dersleri yapıyor. Namaz sûrelerini cemaate sesli olarak topluca okutan hocamız, diğer namaz vakitlerinden önce veya sonra Kur’an’a geçen ya da cüz okuyan kişilerle beraber oluyor.